Meme kanserinde immünoterapinin sağ kalım süresini artırdığı belirtiliyor. İskele kentinde düzenlenen bir kongrede konuşan Onkoloji ve İmmünoterapi Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Fatih Selçukbiricik, meme kanserinin genellikle hormon bağımlı bir tümör olduğunu ve üçlü negatif meme kanserinin daha agresif seyrettiğini söyledi. Selçukbiricik, “Pembrolizumab” etken maddesinin vücudun bağışıklık sistemini aktive ederek kanser hücrelerini yok ettiğini belirtti.
Meme kanseri genellikle hormon bağımlı bir tümördür ve her yıl milyonlarca kadına tanı konmaktadır. Üçlü negatif meme kanseri adı verilen bir alt tipte tümör hücrelerinde üç belirtecin bulunmadığı ve hastalığın agresif seyrettiği bilinmektedir. Bu tür meme kanserleri genellikle genç yaşta ortaya çıkar ve hızlı ilerleme gösterir. Bu nedenle yeni tedavi yaklaşımları büyük önem taşımaktadır.
Pembrolizumab etken maddesi, vücudun bağışıklık sistemini aktive ederek kanser hücrelerini yok etme özelliğine sahiptir. Bu tedavi, T lenfositlerini aktive ederek vücudun doğal savunma sistemini güçlendirir ve kanseri kontrol altına alır. Aynı zamanda bağışıklık sistemine uzun süreli bir öğrenme etkisi kazandırarak hastalığın tekrarlama ihtimalini azaltır.
Bilimsel çalışmalar, Pembrolizumab ile kemoterapinin kombinasyonunun meme kanseri hastalarında yaşam süresini önemli ölçüde artırdığını göstermektedir. Bu tedavi, hem erken evre hem de ileri evre hastalarda yeni bir tedavi standardı haline gelmiştir. Türkiye’de ruhsatlı olan bu ilaç, SGK geri ödeme listesinde yer almaktadır ve hastalara modern immünoterapiye erişim olanağı sağlamaktadır.
