ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD’li çelik ve alüminyum üreticilerini koruma altına almak amacıyla çelik ve alüminyum ithalatına uyguladığı yüzde 25 gümrük tarifeleri, somun, civata, buldozer bıçakları ve soda kutuları gibi birçok metal bazlı ürüne ek vergiler getirmiştir. AB’den Trump’a ağır misilleme gelmiştir. Avrupa Komisyonu, ABD’nin gümrük vergilerine hızlı bir şekilde yanıt vermiş ve gelecek aydan itibaren ABD’den ithal edilen 26 milyar Euro değerinde bir dizi ürüne karşı misilleme tarifeleri uygulayacağını duyurmuştur. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, “Anlamlı bir diyaloğa girmeye hazırız… Jeoekonomik ve siyasi belirsizliklerle dolu bir dünyada, ekonomilerimizi bu tür tarifelerle yük altına sokmanın ortak çıkarımıza uygun olduğuna inanmıyoruz” şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. Von der Leyen, Avrupa Komisyonu’nun Ticaret Komiseri Maros Sefcovic’i ABD ile görüşmelere yeniden başlaması için görevlendirdiğini belirtmiştir.
Kanada da ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına uyguladığı yüzde 25’lik gümrük vergisine misilleme yapmıştır. ABD’den ithal edilen 29,8 milyar Kanada doları değerindeki ürünlere yüzde 25 ek gümrük vergisi getirilmiştir. Çin ve Japonya da bu durumdan etkilenmiş ve alarma geçmiştir. Çin Dışişleri Bakanlığı, Pekin’in hak ve çıkarlarını korumak için gerekli tüm önlemleri alacaklarını vurgulamıştır. Japonyalı hükümet yetkilileri ise bu kararın ABD-Japonya ekonomik ilişkileri üzerinde büyük bir etki yaratabileceğini belirtmişlerdir.
Bu gümrük tarifelerinden en çok etkilenen ülkeler, ABD’nin en büyük çelik ve alüminyum tedarikçisi Kanada’nın yanı sıra Brezilya, Meksika ve Güney Kore olmuştur. Bu ülkeler daha önce belirli muafiyetlerden veya kota düzenlemelerinden faydalanmaktaydı. AB üyesi 27 ülke ise şimdilik daha az etkilenmiş görünmektedir. Almanya’nın Kiel Enstitüsü, AB’nin ekonomik üretiminde sadece binde 0,2’lik bir düşüş olacağını öngörmektedir.
Görüldüğü gibi, ABD’nin çelik ve alüminyum ithalatına uyguladığı gümrük tarifeleri küresel ticarette önemli bir etkiye sahip olmuştur. Bu durum, diğer ülkelerin de benzer adımlar atmalarına neden olmuş ve ticaret savaşlarının yaşanmasına sebep olmuştur. Bu gelişmelerin ekonomi ve ticaret üzerindeki uzun vadeli etkileri ise ilerleyen zamanlarda netleşecektir. Sonuç olarak, uluslararası ticaretteki gerginliklerin çözümü için taraflar arasında sağlam bir diyaloğun önemi bir kez daha ortaya çıkmaktadır.