Akciğer kanseri, akciğer dokularındaki hücrelerin kontrolsüz çoğalması sonucu oluşan bir hastalıktır. Bu kontrolsüz çoğalma, hücrelerin çevredeki dokuları sararak veya akciğer dışındaki organlara yayılmaları ile sonuçlanabilir.
Türkiye'de de her yıl yaklaşık 30 bin kişi akciğer kanserinden hayatını kaybetmektedir.
Akciğer kanserinin en önemli nedeni sigara kullanımıdır. Sigara içen kişilerin akciğer kanserine yakalanma riski, sigara içmeyenlere göre yaklaşık 20 kat daha fazladır. Sigara dumanı, akciğerlere ulaşan kanserojen maddeler içerir. Bu maddeler, akciğer hücrelerinin DNA'sını bozarak kanser gelişimine neden olur.
Akciğer kanserine yakalanma riskini artıran diğer faktörler arasında şunlar yer alır:
Pasif içicilik
Radon gazı maruziyeti
Aşırı asbest maruziyeti
Pnömokonyoz (silikozis, asbestozis gibi)
Radyasyon tedavisi
Ailede akciğer kanseri öyküsü
Akciğer kanserinin belirtileri arasında şunlar yer alır:
İnatçı öksürük
Kan tükürme
Nefes darlığı
Göğüs ağrısı
Ses kısıklığı
Yüzde ve boyunda şişlik
Omuz ve kol ağrısı
Sırt ağrısı
Yutma güçlüğü
Akciğer kanserinin tanısı, akciğer filmi, bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ve biyopsi gibi testler ile konulur.
Akciğer kanserinin tedavisi, kanserin evresine ve türüne göre değişir. Erken evre akciğer kanserinde ameliyat, radyoterapi veya kemoterapi uygulanabilir. İleri evre akciğer kanserinde ise genellikle kemoterapi ve radyoterapi kombine olarak uygulanır.
Akciğer kanserinden korunmak için en önemli yol, sigara içmemek ve pasif içiciliğe maruz kalmamaktır. Ayrıca, radon gazı maruziyetini azaltmak, asbest maruziyetini önlemek ve pnömokonyoz gibi hastalıkları tedavi etmek de akciğer kanseri riskini azaltmaya yardımcı olabilir.
Akciğer kanseri, erken dönemde yakalandığında tedavi edilebilir bir hastalıktır. Bu nedenle, akciğer kanserinin belirtilerinden herhangi birini fark ederseniz, vakit kaybetmeden bir doktora görünmeniz önemlidir.
