Türkiye’de vergi kaçakçılığı ile mücadele adı altında başlatılan bazı uygulamalar, vatandaşlar için ek maliyetlere dönüşmeye devam ediyor. Son olarak, her araca ve benzin istasyonuna Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS) takılmasını zorunlu kılan düzenleme, tepki çekti.
“Vergi Kaçakçılığı” Tartışması
Akaryakıt istasyonları işletmecileri ve tüketici örgütleri, bu düzenlemenin ek bir yük yarattığını savunuyor. Türkiye Akaryakıt Bayileri Petrol ve Gaz Şirketleri İşveren Sendikası (TABGİS) Başkanı Murat Bilgin, istasyonların hali hazırda benzeri sistemlere sahip olduğunu belirterek, “Mevcut OKC sistemimiz zaten vergi kayıplarını önlemek için çalışıyor. Şimdi her istasyona 1 milyon TL’den fazla maliyet çıkaran bu sistem neden dayatılıyor?” dedi. Bilgin, uygulamanın sektörü 14 milyar TL’lik zarara uğratacağını belirterek, yargıya başvurduklarını ifade etti.
Tüketici Tepkisi: “İkinci Bir MTV”
Tüketici Konfederasyonu Başkanı Aydın Ağaoğlu ise bu uygulamanın araç sahipleri için ekstra maliyet anlamına geldiğini vurguladı. Ağaoğlu, “Kaçakla mücadele devletin görevidir. Biz zaten araçlarımızdan, yakıtımızdan ve bakımımızdan ciddi vergiler ödüyoruz. UTTS ile her araç sahibine adeta ikinci bir MTV yükleniyor. Ayrıca, araç el değiştirince sistemin yeniden kurulması gerekiyor, bu da çift taraflı maliyet demek” diyerek düzenlemeyi eleştirdi.
“Kime Rant Sağlanıyor?”
Ağaoğlu ve Bilgin’in ortak endişesi, bu sistemin kimlere kazanç sağlayacağı. “Kaçakçılığı önleme adı altında ortaya çıkan bu maliyet, vatandaşın cebinden çıkıyor. Bu sistemleri üreten firmalar kim? Neden daha masrafsız bir çözüm tercih edilmiyor?” soruları, uygulamanın şeffaflığına dair şüpheleri artırıyor.
Çözüm Önerileri
Uzmanlar, mevcut sistemlerin geliştirilerek daha az maliyetle vergi kaçakçılığının önlenebileceğini savunuyor. Ancak şimdilik UTTS’nin zorunlu hale gelmesi, hem sektör hem de vatandaşlar için yeni bir yük oluşturmuş durumda.
