Başak Demirtaş'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için aday olmayı düşündüğü, ancak sonrasında bu kararından vazgeçtiği haberleri kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Özellikle DEM Parti yöneticisinin yaptığı açıklamalar, bu kararın arkasındaki sebepleri aydınlığa kavuşturdu.
Spekülasyonlar ve Yıpranma
DEM Parti yöneticisi, Başak Demirtaş'ın eşi üzerinden yapılan spekülasyonların ve hedef gösterilmesinin Başak Demirtaş'ı oldukça yıprattığını belirtti. Bu durumun adaylık sürecine olumsuz etki ettiği ifade edildi. Özellikle CHP'ye yakın bazı ekran yüzlerinin Başak Demirtaş'ı hedef alması, adaylık sürecinin seyrini etkileyen faktörlerden biri olarak gösterildi.
DEM Parti'nin Duruşu
DEM Parti yöneticisi, Başak Demirtaş'ın adaylık açıklamasının DEM Parti'nin gücünü ve varlığını vurgulayan bir mesaj olduğunu ifade etti. DEM Parti'nin sadece kazanmak için değil, gerçek anlamda siyaset üretmek için var olduğunu belirten yönetici, Başak Demirtaş'ın çıkışının DEM Parti'nin siyasi duruşunu güçlendirdiğini aktardı.
Eşinin Durumu ve İftiralar
Başak Demirtaş'ın adaylıktan vazgeçmesinde etkili olan faktörlerden birinin, eşinin özgürlüğü için AKP ile anlaştığı yönünde çıkan iftiralar olduğu belirtildi. Bu iftiraların hem Başak Demirtaş'ı hem de eşini oldukça rahatsız ettiği vurgulandı. Ayrıca, DEM-AKP anlaşması iddialarının asılsız olduğu ve Başak Demirtaş'ın bu tür iftiralara cevap vermek istediği de açıklandı.
CHP'ye Yakın Ekran Yüzlerine Sitem
DEM Parti yöneticileri, CHP'ye yakın bazı ekran yüzlerinin DEM-AKP anlaşması algısını yaymalarına şaşkınlıkla izlediklerini belirtti. Başak Demirtaş'ın aday olmamasının bu algıyı yayanlara cevap niteliğinde olduğu ifade edildi.
Güç Birliği Görüşmeleri ve İlerleyen Süreç
DEM Parti ve CHP arasındaki güç birliği görüşmelerinin sürdüğü, ancak İstanbul'da aday çıkarma konusunda tıkanıklıklar yaşandığı açıklandı. Ancak bu durumun İstanbul dışında diğer kentlerde güç birliği sağlanması için fırsat olduğu belirtildi.
Başak Demirtaş'ın adaylıktan vazgeçme süreci, DEM Parti'nin siyasi duruşunu ve gücünü vurgulayan önemli bir adım olarak değerlendirilebilir. Özellikle spekülasyonlar ve iftiraların etkisi altında kalan Başak Demirtaş'ın bu kararı vermesindeki nedenler, açıklamalarla birlikte daha net bir şekilde anlaşılmış oldu.
