Fidan, Cumhurbaşkanı'nın yoğun programına ve 40 görüşmeye katıldıklarına dikkat çekti. Türk diplomasisinin çok yönlü ve çeşitli olduğunu vurguladı. Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü ve vatandaşlarının güvenliğini korumak amacıyla gerçekleştirdiği operasyona destek verdiklerini ifade etti ve komşu coğrafyada barış, istikrar ve refah için çalışacaklarını söyledi.
Fidan, ABD Dışişleri Bakanı Blinken ile gerçekleştirdikleri samimi ve yapıcı görüşmeye de değindi. İki ülkenin ilişkilerini daha yüksek bir seviyeye çıkarmak için somut adımlar üzerinde konuştuklarını belirtti ve anlaşmazlıkları karşılıklı saygı temelinde ele aldıklarını ifade etti.
BM Genel Kurulu'nda dünya liderlerinin samimi olması gerektiğini ve BM reformlarının gerektiğini vurgulayan Fidan, çabalamanın ve sağlıklı tartışmaların önemli olduğunu belirtti.
Azerbaycan'ın Karabağ operasyonunu da ele alarak, bu operasyonun başka bir çare kalmadığını gösterdiğini ifade etti.
Karabağ meselesinde barışın devamı için adımlar atılması gerektiğini söyleyen Fidan, Batılı müttefiklerin Ermenistan'a verdiği tavsiyelerin istikrara odaklanması gerektiğini belirtti.
Türkiye'nin Rusya-Ukrayna savaşı ve tahıl anlaşması konularında yoğun diplomasi trafiği yürüttüğünü açıklayan Fidan, bu konuların ABD ve müttefik ülkeler tarafından merakla takip edildiğini belirtti. Tahıl anlaşmasının savaş çabalarının bir parçası olarak görülmesinin işlerini zorlaştırdığını ifade etti ve yoğun adımlar atmaya devam edeceklerini söyledi.
Türkiye ve Yunanistan arasındaki ilişkilere de değinen Fidan, liderler düzeyinde alınan kararların iki ülke arasındaki sorunların iyi niyete dayalı çözümünde irade olduğunu belirtti. Ege'deki gerginliğin tırmanmaması ve pozitif bir gündemin artırılması için işbirliği yapıldığını söyledi ve Cumhurbaşkanı'nın Selanik'e yapacağı ziyaretin bu çalışmaların somut bir göstergesi olacağını ifade etti.
Azerbaycan'ın Karabağ Operasyonu: Barışın Yolunda Bir Adım
Azerbaycan'ın Karabağ operasyonu, tarihsel bir perspektifle ele alındığında, bölgedeki karmaşık ve hassas ilişkilerin bir sonucu olarak ortaya çıkan bir dizi olayın bir parçasıdır. Bu operasyon, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğünü ve vatandaşlarının güvenliğini sağlamak amacıyla gerçekleştirildiğini savunuyor. Peki, bu operasyonun arkasındaki temel nedenler ve sonuçları nelerdir?
Operasyonun Arkasındaki Nedenler:
Toprak Bütünlüğü: Azerbaycan, Ermenistan'ın işgalindeki Dağlık Karabağ ve çevresindeki yedi bölgeyi toprak bütünlüğü olarak kabul ediyor. Bu operasyon, bu toprakların geri alınması amacıyla gerçekleştirildi.
Diplomatik Çıkmaz: Yıllarca süren diplomatik çabalar sonuçsuz kaldı ve barış görüşmeleri ilerleme kaydedemedi. Bu durum, Azerbaycan'ın askeri çözümü tercih etme yoluna gitmesine yol açtı.
Etnik Temizlik: Ermenistan'ın Dağlık Karabağ ve çevresindeki bölgelerde yaptığı etnik temizlik eylemleri, Azerbaycan'ın harekete geçmesine neden oldu. Azerbaycan, bu bölgelerde yaşayan Azerbaycan Türklerinin haklarını savunuyor.
Operasyonun Sonuçları:
Toprak Kazanımları: Azerbaycan, operasyonun sonucunda işgal altındaki topraklarının önemli bir bölümünü geri kazandı. Bu, Azerbaycan için önemli bir askeri ve diplomatik başarıdır.
Yeniden Yerleşim: Operasyon sonucunda evlerini terk etmek zorunda kalan yerinden edilmiş Azerbaycanlılar, geri dönme fırsatına kavuştu. Bu, mültecilerin evlerine dönme hakkının tanınması açısından önemlidir.
Barış Süreci: Operasyon sonucunda ateşkes anlaşmaları imzalandı ve bir barış süreci başladı. Ancak bu sürecin başarılı olabilmesi için diplomatik çözüm yollarına odaklanılması gerekiyor.
Azerbaycan'ın Karabağ operasyonu, bölgedeki karmaşık ve hassas sorunların bir yansımasıdır. Operasyonun ardından, barışın sağlanması ve bölgedeki istikrarın yeniden tesis edilmesi için diplomatik çabaların yoğunlaştırılması gerekmektedir. Ayrıca, tüm tarafların insan haklarına saygı göstermeleri ve yerinden edilmiş insanların haklarına saygı duymaları önemlidir. Bu şekilde, bölgedeki barış ve istikrarın sürdürülmesine katkıda bulunabiliriz.
