Sarıyer’de, 5,5 aylık hamile olan 18 yaşındaki Oya Budak, eski nişanlısı 19 yaşındaki Samet T. tarafından silahla göğsünden vuruldu. Ağır yaralanan Budak, hastaneye kaldırıldığında karnındaki bebeğiyle birlikte yaşamını yitirdi. Olayın ardından kaçan Samet T. ise Sarıyer Asayiş Büro Amirliği ekipleri tarafından Bağcılar’da amcasının evinde kullandığı silahla yakalandı. Emniyette işlemleri tamamlanan Samet T. adliyeye sevk edildi. Olayın detayları ortaya çıktıkça, Budak’ın 6 ay önce cinsel istismara uğradığı ve hamile kaldığı için nişanlarının bozulduğu öğrenildi. Cinsel istismarda bulunan kişinin ise tutuklandığı belirtildi.
Samet T., Oya Budak’ı buluşmaya çağırdıktan sonra ona ateş açtı ve ağır yaraladı. Budak’ın yanında bulunan üvey kardeşi de olaya tanık oldu. Olay yerinden kaçan Samet T., polis tarafından kısa süre içinde yakalandı. Ancak, Budak hastaneye kaldırıldığında kurtarılamadı ve karnındaki bebeğiyle birlikte hayatını kaybetti. Bu acı olayın ardından, Sarıyer Asayiş Büro Amirliği ekipleri geniş çaplı bir soruşturma başlattı ve şüpheliyi kısa süre içinde yakaladılar.
Budak’ın nişanlısı ile yaptığı son konuşmalar ortaya çıkarken, Budak’ın ailesi de yaşanan trajediye ilişkin açıklamalarda bulundu. Hala Bahriye Şener, yeğeninin acı dolu hikayesini anlatırken gözyaşları içinde konuştu. Şener, Budak’ın tecavüze uğradığını ve hamile kaldığını ancak ailesinin bunu kabul etmediğini ve nişanlarının bozulduğunu belirtti. Samet T.’nin ise Budak’a sürpriz yaparak vurduğu ortaya çıktı.
Emniyette ifadesi alınan Samet T., olayı gerçekleştirdiğini kabul etti. Gazetecilerin “Neden yaptınız?” sorusuna ise “İyi yaptım.” şeklinde cevap verdi. Bu korkunç olayın ardından, Samet T. ve amcası Aytekin T. adliyeye sevk edildi. Olayın detayları gün yüzüne çıktıkça, toplumda infial yarattı ve adalet arayışı devam ediyor.
Bu acı olay, kadına yönelik şiddetin ve cinayetlerin ne kadar ciddi bir sorun olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Toplumun her kesiminden destek ve adalet talepleri yükselirken, benzer olayların tekrar yaşanmaması için daha etkili önlemler alınması gerektiği vurgulanıyor. Kadınların güvenliği ve hakları konusunda daha fazla duyarlılık ve bilinç oluşturulması gerektiği üzerinde duruluyor. Bu tür acı olayların tekrar yaşanmaması ve adaletin sağlanması için herkesin üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmesi gerektiği belirtiliyor.