İsrail, 7 Ekim 2023 tarihinde Filistin’e yönelik başlattığı saldırılarla başlayan çatışmalarını daha da derinleştiriyor. Bu süre zarfında Filistin’de uygulanan soykırım politikaları, Orta Doğu’daki durumu giderek daha tehlikeli bir hale getiriyor. Son olarak, 21 Ekim 2024 gecesi Lübnan’ın başkenti Beyrut, İsrail hava kuvvetlerinin yoğun bombardımanlarına maruz kaldı.
Beyrut’a Yapılan Saldırılar
İsrail, Gazze’deki saldırılarını sürdürürken Lübnan’a yönelik saldırılarını da artırdı. 21 Ekim gecesi gerçekleştirilen bombardımanlarda birçok bina ciddi şekilde hasar gördü ve çok sayıda sivil hayatını kaybetti. Beyrut’un Jhan bölgesinde bulunan Refik Hariri Hastanesi’nin girişi, İsrail ordusunun insansız hava aracı ile hedef alındı. Saldırılar öncesinde, hastanenin Hizbullah tarafından silah ve para deposu olarak kullanıldığı iddia edilerek tahliye uyarısı yapıldı.
Beyrut’tan Kaçışlar ve Tahribat
Saldırıların ardından Beyrut’un Dahiye Mahallesi’nde yaşayan binlerce insan, tahliye emri üzerine evlerini terk etmeye başladı. Lübnan genelinde de sivil yerleşim yerlerinin hedef alınması, halk arasında büyük bir panik yarattı. Refik Hariri Havaalanı’na yapılan saldırılar da, bölgedeki hava trafiğini olumsuz etkiledi.
Süregelen Bombardımanlar ve İnsan Kaybı
İsrail’in gece boyunca süren hava saldırıları, Beyrut’un birçok yerini enkaza çevirdi. Saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısına ilişkin henüz net bir bilgi paylaşılmadı, ancak kayıpların büyük olduğu tahmin ediliyor. Filistinli aktivist Musa Hicazi, savaşın Orta Doğu’yu ateş çemberine çevirdiğini belirterek, İsrail’in hedefinin Büyük İsrail Devleti’ni kurmak olduğunu vurguladı.
Yeni Liderlik ve Stratejiler
Hamas Lideri Yahya Sinvar’ın ölümü üzerine de değerlendirmelerde bulunan Hicazi, Hamas’ın yeni bir liderlik yapısı oluşturabileceğini ifade etti. İki önemli liderin kaybının, Hamas’ın stratejilerini değiştirebileceğini ve operasyonların daha gizli bir şekilde yürütülebileceğini belirtti.
İsrail’in Filistin ve Lübnan üzerindeki saldırıları, Orta Doğu’daki gerilimi artırmaya devam ediyor. Bu süreçte, sivil kayıpların artması ve bölgede yaşanan tahribat, uluslararası toplumda büyük bir endişe yaratıyor. Filistinli aktivistlerin açıklamaları ise, savaşın daha da genişleyeceği yönündeki kaygıları güçlendiriyor.