İsrail güçleri tarafından uluslararası sularda durdurulan Küresel Sumud Filosu’ndaki teknelerde bulunan 36’sı Türk vatandaşı olmak üzere toplam 137 kişi, Türk Hava Yolları’na ait bir uçakla İstanbul’a getirildi. Bu aktivistler, Adli Tıp Kurumu’nda sağlık kontrolünden geçirilecek ve ifadeleri alınacaktır.
Havalimanında, Türk ve Filistin bayrakları taşıyan insanlar tarafından karşılanan aktivistler, Filistin’e destek sloganları atmışlardır. Adli Tıp Kurumu’nda görevlendirilen 11 cumhuriyet savcısı, sağlık kontrolleri tamamlanan aktivistlerin ifadelerini alacaklardır. Suçun uluslararası bir boyut taşıması nedeniyle, sadece Türk aktivistlerin değil, şikayetçi olmak isteyen tüm aktivistlerin ifadeleri alınacaktır.
Aktivistlerden Halil Rıfat Çanakcı, Türk Hava Yolları’nın sağladığı desteği vurgulayarak, Sumud’un önemine dikkat çekmiştir. Dilek Tekocak ise tutuldukları hapishanede yaşadıkları zorlukları anlatarak, İsrail’in zor durumda olduğunu belirtmiştir. Aktivist Ersin Çelik, devletin kendilerine sahip çıktığını ve ablukayı kırdıklarını iddia etmiştir. Muhammed Emin Yıldırım ise İsrail’e karşı küresel bir direniş çağrısı yapmıştır.
Bu olay, uluslararası bir boyuta ulaşmış ve dünya genelinde dikkat çekmiştir. Aktivistlerin yaşadıkları zorluklar ve verdikleri mücadele, insan hakları ve adalet mücadelesine olan inançlarını ortaya koymuştur. Türk Hava Yolları’nın bu operasyonda oynadığı önemli rol, Türkiye’nin bu tür insan hakları ihlallerine karşı duyarlılığını göstermiştir.