Kanada Parlamentosu'ndaki 338 sandalyeli Avam Kamarası'nda gizli bir oylama gerçekleştirildi ve Liberal Parti üyesi, siyahi Milletvekili Greg Fergus yeni Başkan olarak seçildi. Bu tarihi seçim sonucuyla birlikte Kanada Parlamentosu'na ilk siyahi Başkan atanmış oldu. Önceki Başkan Anthony Rota, İkinci Dünya Savaşı sırasında Naziler için savaşan Ukraynalı bir ismi Parlamento'da "savaş kahramanı" olarak tanıtarak tartışmalı bir duruma yol açmış ve bu nedenle istifa etmişti.
Greg Fergus'ün seçilmesi, Kanada siyasi tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilebilir. Fergus, Liberal Parti'den Milletvekili Sean Casey, Muhafazakar Parti'den Chris d'Entremont ve Yeşiller Partisi Genel Başkanı Elizabeth May gibi diğer adayları geride bırakarak bu önemli göreve gelmiştir.
Kanada Parlamentosu'ndaki bir gelenek gereği, yeni Meclis Başkanı seçildikten sonra Başbakan ve ana muhalefet partisi lideri tarafından Avam Kamarasındaki koltuğuna "sürüklenerek" götürülüp oturtulur. Seçimin ardından Başbakan Justin Trudeau, "Bugün Meclis Başkanı olarak seçilen ilk siyahi Kanadalısınız. Bu, tüm Kanadalılar için, özellikle de siyasete ilgi duyan genç nesiller için büyük bir ilham kaynağı olmalıdır." şeklinde konuştu.
Tabii, bu önemli gelişmenin daha fazla ayrıntısına girebilirim. Greg Fergus'un seçilmesi, Kanada'da çeşitliliğin ve eşitliğin önemini bir kez daha vurgulamıştır. Kanada, farklı kültürlerden gelen insanların bir arada barış içinde yaşadığı bir ülke olarak tanınır, ve Fergus'un seçilmesi bu değerlere bir örnek teşkil etmektedir.
Fergus'un seçilmesi, aynı zamanda Kanada'nın siyaset sahnesinde çeşitli grupların daha fazla temsil edilmesi yolunda atılan önemli bir adım olarak da görülebilir. Bu, Kanada'daki siyasi sistemdeki açıkları kapatma ve daha geniş bir topluluk perspektifini yansıtma çabalarının bir yansımasıdır.
Ayrıca, Anthony Rota'nın istifasının ardından yaşanan bu seçim, Kanada'da siyasi etik ve tarih anlayışı konularında da tartışmalara yol açmıştır. Rota'nın Naziler için savaşan bir Ukraynalı askeri tanıtarak uyandırdığı tepkiler, tarih ve hafıza konularının önemini bir kez daha gündeme getirmiştir.
Kanada'nın siyasi sahnesindeki çeşitliliğin artması ve daha fazla temsil edilme çabalarının bir yansımasıdır.
