Kızıl akbabalar, Türkiye’de genellikle dağlık bölgelerde ve yüksek rakımlı alanlarda yaşarlar. Bu kuşlar genellikle Toros Dağları, Munzur Dağları, Amanos Dağları, ve Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi gibi yüksek dağlık bölgelerde görülebilirler. Ayrıca Orta Anadolu Bölgesi’nde de rastlanabilirler. Kızıl akbaba, kayalık alanlarda yuva yapmayı tercih eder ve genellikle yüksek kayalıkların bulunduğu bölgelerde yaşar.
Kızıl akbabalar, vücut uzunlukları yaklaşık 95-110 cm arasında olan büyük boyutlu kuşlardır. Kanat açıklıkları ise 230-270 cm civarındadır. Bu kuşlar genellikle dağlık bölgeleri tercih ederler ve yüksek rakımlı alanlarda yaşarlar. Türkiye’deki en yaygın bölgeleri Toros Dağları, Munzur Dağları, Amanos Dağları ve Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi’dir.
Kızıl akbabalar, leşle beslenen bir türdür. Ölü hayvanların etlerini yiyerek beslenirler ve ekosistemdeki temizlik görevini üstlenirler. Aynı zamanda oldukça iyi uçuculardır ve genellikle termikler üzerinde süzülerek yiyecek ararlar.
Yüksek dağların, sarp kayalıklarının ve özgürlüğün sembolü olarak bilinen Kızıl Akbaba, Türkiye’nin doğal zenginliklerinden biridir. Bu mağrur kuş, Toros Dağları’ndan Munzur Dağları’na, Amanos Dağları’ndan Kuzeydoğu Anadolu Bölgesi’ne kadar geniş bir coğrafyada yaşamını sürdürür.
Kızıl akbabanın ihtişamı, kanat açıklığıyla da kendini gösterir. 230 ila 270 cm arasında değişen kanat açıklığı, bu kuşu gökyüzünde hakim kılar. Güçlü gagası ve keskin pençeleri, ona avını yakalama konusunda üstün bir yetenek sağlar. Leşle beslenen bu büyük kuş, doğanın temizlikçisidir ve ekosistemin dengeleyicilerindendir.
Bu akbabalar, kayalıkların yükseklerine yuva yapmayı tercih ederler. Genellikle toplu olarak yaşarlar ve bir arada avlanırlar. Gökyüzünde süzülürken, termiklerin üstünde dolaşarak avlarını ararlar. Bu görkemli manzara, doğa severlerin ve kuş gözlemcilerinin ilgisini çeker.
Ona verilen değer ve koruma çabaları, bu muhteşem kuşun nesiller boyu varlığını sürdürmesini sağlamak için elzemdir.