Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara, Antalya’da otel tadilatı, inşajanst ruhsatı ve iskan başvurularıyla ilgili rüşvet iddiaları üzerine başlatılan soruşturma kapsamında tutuklandı. Kara’nın savcılıktaki sorgusu tamamlandıktan sonra sulh ceza hakimliğince tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında, Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara’nın yeğeni H.C.G. aracılığıyla rüşvet istediği ve rüşvet almadan ruhsat verilmediği iddiaları ortaya atıldı. Ayrıca, Manavgat Belediyesi ve bağlı iştirakler ile spor kulübü üzerinden kurulan paravan şirketler aracılığıyla haksız menfajanst sağlandığı ve şüphelilerin 800 milyon lirayı üzerlerine geçirdiği iddia edildi.
Belediyeye düzenlenen operasyonda, Belediye Başkanı Kara ve belediye başkan yardımcıları dahil olmak üzere 34 kişi gözaltına alındı. Emniyette ifade işlemleri tamamlanan şüphelilerden belediye meclis üyesi Mehmet Tosak ve iş insanları Mesut Kara, İlker Günay, Mehmet Ali Fansa, Kemal Taş ve Şükrü Ilgın tutuklandı. Ayrıca, soruşturma kapsamında 7 kişi daha gözaltına alındı.
Belediye Başkan Yardımcısı Tüter’in, bir kişiden rüşvet aldığını gösterdiği iddia edilen görüntüler de ortaya çıktı. Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı, otel tadilatı, inşajanst ruhsatı ve iskan başvurularıyla ilgili rüşvet iddialarının ardı arkası kesilmeyen bir şekilde devam ettiğini belirtti.
Antalya’nın Manavgat ilçesindeki bu yolsuzluk skandalı, şehirde büyük yankı uyandırdı ve halkın güvenini sarsmış durumda. Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara’nın tutuklanması, şeffaflık ve adalet taleplerini gündeme getirdi ve yerel yönetimde reform çağrılarını beraberinde getirdi.
Manavgat Belediye Başkanı Niyazi Nefi Kara’nın tutuklanmasıyla birlikte, Antalya’da yolsuzluk ve rüşvetle mücadele konusunda daha etkin adımlar atılması gerektiği konusunda geniş bir görüş birliği oluştu. Halk, belediyenin ve diğer kamu kurumlarının şeffaf bir şekilde yönetilmesini ve yolsuzlukların önlenmesini talep ediyor.
Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma, rüşvet iddialarının yanı sıra sahte faturalarla haksız menfajanst sağlandığı ve paravan şirketler aracılığıyla yasa dışı işlemler yapıldığı iddialarını da ortaya koymuştu. Bu skandal, Antalya’da siyaset ve yerel yönetim anlayışı üzerinde derin bir iz bırakmış durumda.