Sudan’da iç savaşta sıkışan Türkler anlatıyor: ‘Tahliye edilmemiz gerek, zor durumdayız’
Sudan’da ülkeyi yöneten generaller konseyindeki iki askerin anlaşmazlığa düşmesi sonucu başlayan çatışmalar dördüncü gününde.
Sudan Devlet Başkanı General Abdel Fattah al-Burhan komutasındaki ordu ve çatışmanın diğer tarafı Hızlı Destek Kuvvetleri’nin lideri General Mohamed Hamdan Dagalo, sivillerin tahliyesi için 24 saatlik ateşkeste anlaştıklarını duyurdu.
Sudan’da, ülkeye çalışmak üzere gitmiş, çoğunluğu başkent Hartum’da olan 2 bin fazla Türk yaşıyor.
Bu Türklerden ikisi, yaşadıklarını BBC Türkçe’ye anlattı.
‘Durum sanıldığından kötü’
Hartum’da çalışan ancak isminin gizli kalmasını isteyen bir Türk işçi, cumartesi günü çalışmak için Hartum’daki işyerine gittiğini ve o günden bu yana ofiste başka bir Türk çalışanla birlikte mahsur kaldıklarını söyledi:
16 Nisan 2023: Hartum’da bazı binalardan dumanlar yükseliyorSmoke billows above residential buildings in Khartoum on 16 April, 2023
Çatışmaların sürdüğü Sudan’da hastanelerde kaos: ‘Elektrik ve su yok, bazı hastalar tahliye ediliyor’
Sudan’da 24 saatlik ateşkes ilanına rağmen çatışmalar sürüyor
General Mohamed Hamdan Dagalo
Sudan’daki çatışmaların arka planında ne var, bundan sonra ne olabilir?
Uydu görüntülerinde başkent Hartum’daki havalimanından yükselen dumanlar görülüyor
Sudan’da ordu ve Hızlı Destek Kuvvetleri arasındaki çatışmalar 3. gününde: ‘Yaklaşık 100 sivil öldü, 1100 kişi yaralandı’
“Bugün iç savaşın dördüncü günü, çok şiddetli bir şekilde devam ediyor. Durum sanıldığından da kötü. Çok kötü şeyler yaşıyoruz buradaki bine yakın Türk aile olarak. Elektriğimiz yok, suyumuz yok. Yiyeceğimiz yok, sokaklara kesinlikle çıkamıyoruz, pencerelere yaklaşamıyoruz. Evlere havan topları, roketler, mermiler isabet ediyor. Rastgele sağa sola sıkıyorlar. Birbirlerini yok etmeye çalışırken bizler arada kaynıyoruz. Gerçekten çok kötü durumdayız, sesimizi duyan yok.”
2001 yılından bu yana Sudan’da iş yapan İbrahim Açıkgöz de Hartum’un merkezindeki işyerinde mahsur kaldıklarını ve durumun çok belirsiz olduğunu şu sözlerle anlattı:
“Çok zor durumdayız, durumun nereye gittiğini de bilmiyoruz. Yarın mı öleceğiz, bugün mü öleceğiz, bir şey olmayacak mı, normale mi döneceğiz, hiçbir şey bilmiyoruz.”
Konuştuğumuz iki kişi de mahsur kaldıkları yerlerde yiyecek ve içeceklerinin sınırlı olduğunu, mahallelerdeki bazı bakkalların iftar zamanı kısa süreli açıldığını, ihtiyaçlarını bu şekilde günlük olarak karşıladıklarını belirtti.
Açıkgöz, ülkedeki mevcut askeri yönetimin bu zamana kadar kendilerine çok yardımcı olduğunu ve iş yapmak üzere ülkeye gitmiş olan Türkiye vatandaşlarına çok olumlu yaklaşıldığını da ekledi.