TBMM Başkanvekili ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, kalp rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılmış ve 12 sajanstlik zorlu bir ameliyatın ardından yoğun bakımda tedavi altına alınmıştı. Önder’in kalp krizi geçirmeden önce Beyoğlu’ndaki bir lokantaya tek başına giderek yemek yediği ortaya çıktı. Lokantanın sahibi ve film yapımcısı Sebahattin Kat, Önder’le olan deneyimini paylaştı.
Sebahattin Kat, Sırrı Süreyya Önder’in öğleden sonra lokantaya geldiğini ve tezgaha geçerek yemekleri incelediğini belirtti. Önder’in karalahana sarması ve güveç yemeği tercih ettiğini söyleyen Kat, masada otururken kendisinin de yanına oturduğunu ve sohbet ettiklerini dile getirdi. Önder’in biraz durgun olduğunu ve telefonundaki mesajları kontrol ettiğini belirten Kat, daha sonra lavaboya çıktığını ancak inişte zorlandığını da ekledi. Önder’in güleryüzlü olduğunu ve sohbetlerinin keyifli geçtiğini belirten Kat, personelin fotoğraf çekmek istemesi üzerine Önder’in de buna olumlu yanıt verdiğini ve hesabını ödedikten sonra bahşiş bıraktığını ifade etti. Kat, Önder’in lokantaya daha önce de geldiğini ve bu kez tesadüfen karşılaştıklarını söyledi. Son olarak, Önder’e geçmiş olsun dileklerini ileten Kat, sağlığına kavuşması için en kısa sürede tekrar lokantaya gelmeyi beklediklerini belirtti.
Önder’in sağlık durumuyla ilgili gelişmeler yakından takip edilirken, lokantada geçirdiği zamanı anlatan Sebahattin Kat, Önder’in ziyaretinden memnuniyet duyduklarını ve tekrar gelmesini umut ettiklerini dile getirdi.
Bu yaşananlar, Sırrı Süreyya Önder’in beklenmedik bir şekilde hastaneye kaldırılmasının ardından ortaya çıkan detaylar arasında yer alıyor. Önder’in ailesi ve sevenleri, sağlığına kavuşması için dua ederken, yakın çevresi ve meslektaşları da onun bir an önce iyileşmesini bekliyor. Kalp rahatsızlıklarıyla mücadele eden Önder’in, bu zorlu süreci en kısa zamanda atlatacağı ve sağlığına kavuşacağı umuluyor.
Sırrı Süreyya Önder’in Beyoğlu’ndaki lokantada geçirdiği zaman, hem onun günlük hayatına dair bir kesit sunarken hem de yakın çevresiyle olan ilişkilerini gözler önüne seriyor. Önder’in dostları ve iş arkadaşları, onun sağlık durumunu yakından takip ederken, geçmiş olsun dileklerini ileterek desteklerini belirtiyorlar. Önder’in kararlı ve güçlü duruşu, onun bu zorlu süreci de başarıyla atlatacağının bir işareti olarak görülüyor.
