Yıllardır sorulan bir soru olan Arife mi, arefe mi sorusu özellikle dini bayramların yaklaştığı günlerde daha da popüler hale gelmektedir. TDK’ya göre doğru yazılışının hangisi olduğu ise merak konusudur. Kurban Bayramı arifesi ve Ramazan Bayramı arifesi yaklaşırken, “Arife mi, arefe mi” sorusu gündeme gelmektedir.
ARİFE NASIL YAZILIR? AREFE Mİ ARİFE Mİ?
TDK’ya göre doğru yazılışı: Arife
Arapça kökenli olan kelimenin anlamı ise belirli bir günün, olayın bir önceki günü veya ona yakın günler, ön gün şeklindedir.
ARİFE İLE ÖRNEK CÜMLELER
“Bazı ramazan ve bayram arifelerinde teyzelerim beni Eyüp’teki aile mezarlığına götürürlerdi.” – R. N.
Arife günü yalan söyleyenin bayram günü yüzü kara çıkar.
ARİFE KELİMESİ NEREDEN GELİYOR?
Arife kelimesi en geç 1400’lü yıllarda Arapça “arafat” (irfan, bilme) sözcüğünden Türkçeye geçmiştir. Muhtemelen “geleceği haber verme” anlamındaki irafat sözcüğünden türetilmiştir. Arapça orijinalinin etkisiyle Türkçede arefe şeklinde kullanımına da rastlanmaktadır. Söz konusu gün, aslında Kurban Bayramı’ndan bir önceki günü ifade etmektedir. Sonraları bu “önceki gün” anlamı Ramazan Bayramı için de geçerli olmuştur.
Kelime aslında Kurban Bayramı’ndan bir önceki günün adıdır. Kurban Bayramı’nda bir önceki gün hacılara Arafat’a çıkar. Bayramdan önceki güne arefe denmesi bu geleneğe dayanmaktadır. Arafat (Ğäräfât) Arefe’nin (ğäräfäh) çoğulu olarak bilinir. Hatta Arafat Dağı’na Arefe Dağı da denilmektedir.
Günümüzde “arife” kelimesi sadece bayramlar için değil, herhangi bir önemli günün veya zamanın öncesi için de kullanılmaktadır. “Arife” kelimesinin kökeni açıklanırken, İbranice ve Aramice’de “gün batımı”, “akşam” ve bu vakitte yapılan ibadeti anlatan “eref” kelimesi üzerinde durulmaktadır. Bu kelime aynı zamanda Arapça’da “bilme”, “bilgi” anlamına gelen “irfan” kelimesiyle de ilişkilendirilmiştir. “Majansrif”, “majansrifet”, “itiraf”, “arif” gibi bilmekle alakalı kelimeler de aynı kökten gelmektedir.