Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Seyit Ardıç, Antalya’da gerçekleştirilen ASO Meslek Komiteleri Ortak Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, üretim ekonomisine acilen geri dönülmesi gerektiğini vurguladı. Ardıç, ülkemizin ekonomisinin itici gücünün üretim, sanayi ve ihracat olduğunu belirterek, bu gücün korunmasının ekonomik ve finansal istikrarı üretimle uyumlu hale getiren dengeli politikalardan geçtiğini ifade etti.
Ardıç, küresel ekonomide artan belirsizlik ve öngörülemezliğin yeni bir normal haline geldiğini ve IMF verilerine göre küresel belirsizliğin tarihin en yüksek seviyesine ulaştığını aktardı. ABD’nin ve Avrupa Birliği’nin yeni tarifeler uygulamasının uluslararası bir tepkiyi tetikleyerek piyasalardaki belirsizlik ve oynaklığı artırdığını belirten Ardıç, ekonomik aktiviteye yönelik beklentilerin pozitif seyretse de güven endekslerinde sert bir bozulma olduğunu dile getirdi.
Dijitalleşme ve yapay zekanın üretim süreçlerinden lojistiğe kadar her alanda dönüşüm yarattığına işaret eden Ardıç, aynı zamanda iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik odaklı politikaların ekonomilerin geleceğini şekillendirdiğini vurguladı. Sanayi sektöründe teknolojinin önemine de değinen Ardıç, küresel tedarik zincirlerinde yaşanan kırılmalar, yapay zeka ve dijitalleşmenin dönüştürücü etkilerinin ülkeleri ortak çözümleri aramaya zorladığını belirtti.
Çin’in üretim ritmine dikkat çeken Ardıç, Çin’in dünya ekonomisindeki önemini vurgulayarak, önümüzdeki yıllarda Çin’in Amerika’yı geçeceğini ve dünyada kullanılan her iki üründen birinin Çin malı olacağını öne sürdü. Ardıç, rekabetin artık sadece tarifelerle değil yeni teknolojiler, dijitalleşme, sürdürülebilirlik standartları ve tedarik zinciri teşvikleri üzerinden şekilleneceğini belirterek, bu süreçte inovasyon, üretim ve pazarlama üçgenini aynı anda optimize edenlerin kazanan olacağını söyledi.
Yüksek faiz politikasının enflasyonu kontrol altına almakta başarılı olmadığını belirten Ardıç, Merkez Bankası’nın politika faizini düşürmesine rağmen enflasyonun beklenenden yüksek seyretme olasılığının arttığını ifade etti. Ardıç, yüksek faiz politikasının enflasyonu besleyen bir döngüye dönüştüğünü ve reel sektörü olumsuz etkilediğini belirtti.